Navigasyon |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Her insanın duygu ve düşünce dünyasının temel taşlarını, yaşadığı olaylara verdiği anlamlar, çıkardığı sonuçlar oluşturur.
Anlam veremediği olayların oluşturduğu bir dünyaya ise tamamen yabancıdır.
Bu anlamsızlığın gideriliş biçimlerine göre insan tipleri ortaya çıkar.
Şüpheci, vurdumduymaz, tutucu, akılcı vb. İşte insanlar hayatla böylece bütünleşip ruhlarında duydukları anlamsızlık kaygısını yenerler.
Fakat bu kaygı bazen gitgide büyür, içinden çıkılamayacak bir duruma gelir.
O zaman yapılacak tek şey, yabancı olduğunuz bu dünyayı kendi kurallarınıza göre yönetmektir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
| | |